Zorlu, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Akşener’in dün şu anda oldukça yaygın olan viral enfeksiyon nedeniyle hastanede müşahede altına alındığını hatırlattı.
Akşener’in bugün taburcu edildiğini bildiren Zorlu, “Evinde istirahate geçti. Birkaç gün içerisinde çalışmalarına başlayacak.” dedi.
Zorlu, bazı sosyal medya haber sitesi yetkililerinin tutuklanmasına ilişkin, “Şu ana kadar bize ulaşan resmi bilgiler ve hukukçularımızın değerlendirmeleri çerçevesinde hem ifade özgürlüğünü hiçe sayan hem de ülkemizin en önemli problemlerinden biri olan sığınmacılar meselesini gözden kaçırmaya yönelik ciddi bir keyfilikle karşı karşıyayız.” değerlendirmesinde bulundu.
Dosya içeriklerinin ortak özelliğinin, sığınmacılar konusunda farklı haberlere ilişkin olduğunun anlaşıldığını belirten Zorlu, sözlerine şöyle devam etti:
“Bunlardan bir kısmı zaten o dönemde emniyete intikal etmiş konular, bir kısmı ise diğer bazı sitelerin yaptığı paylaşımların tekrarına dayanıyor. Ama ilginç olan o ilk paylaşımın yapıldığı hesaplarla ilgili bir işlem yapılmıyor. Üstelik savunma makamı bu bahsedilenler dışında başka bir isnat var ise onun da açıklanması gerektiğini resmi olarak ortaya koymasına rağmen başka bir iddianın da yer almadığı görülüyor.
Ortada bir dakika bile vakit kaybetmeden çözülmesi gereken gerçek bir beka sorunu bulunmaktadır. Sığınmacı ve kaçak yabancıların sayısı bugün yaklaşık 13 milyona ulaşmıştır. Bu gidişle çok değil, 2053 yılında sayıları 30 milyonu aşacak bu kitlenin Türkiye Cumhuriyeti’nin huzur ve birliğini tehdit ettiğini artık tüm vatandaşlarımız derinden hissetmektedir. İYİ Parti olarak uyarıyoruz. Sığınmacı meselesine dikkati çekmek, bu konuda eleştiri ve karşıt görüşler ortaya koymak her Türk evladının hakkı ve aynı zamanda sorumluluğudur. Siyasi iktidarın meydana getirdiği ve büyüttüğü sığınmacı sorununu çözmek yerine bunu eleştirenleri susturmaya çalışması kabul edilemez.”
– “Mülakatlarla ilgili taahhüdü hatırlatıyoruz”
Zorlu, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’e saldırı ve hakaretlere ilişkin süreci de yakından takip ettiklerini vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Geçtiğimiz hafta kendine yazar diyen bir yabancı vatandaş bildiğiniz üzere büyük önderimiz Atatürk’e hakaretler yağdırdı. İvedilikle avukatlarımız aracılığıyla kendisi hakkında suç duyurusunda bulundum. Birkaç gün sonra İçişleri Bakanlığı işlem başlattığını söylese de bu yeterli değildir, Adalet Bakanlığının da konuyu ele alıp işlem başlatması gerekmektedir. Buradan Sayın Adalet Bakanı’na tekrar seslenmek istiyorum. Geç olmadan soruşturmayı başlatınız.”
Hükümetin ekonomik politikalarını da eleştiren Zorlu, “Ekonomik sıkıntılarımızın yeni suçlusu psikolojiymiş arkadaşlar. Üstelik dünyada ‘kriz ekonomisi’ deyince parmakla gösterilen siyasi iktidar haline geldiler.” ifadelerini kullandı.
Zorlu, öğretmen atamalarında mülakat yapılmasına yönelik olarak da eleştirilerde bulunarak, “Hani mülakatlar kaldırılacaktı? Seçimden önce gençlerimize böyle bir algı uyandırıldı. Seçim bitince de ‘Nasıl olsa oy verildi’ denilerek rafa kaldırıldı. Buradan bir kez daha Cumhurbaşkanı Erdoğan’a mülakatlarla ilgili taahhüdünü hatırlatıyor ve gereğini yapması konusunda çağrımızı yineliyoruz.” diye konuştu.
Zorlu, ücretli öğretmenlik sistemini de eleştirerek, kadrolu, ücretli ve sözleşmeli öğretmenlerin ücretleri arasında fark olduğuna dikkati çekti.
Karabağ’da yaşanan gelişmeleri dikkatle takip ettiklerinin altını çizen Zorlu, Azerbaycan’ın 10 Kasım 2020’deki ateşkes anlaşmasının gerekliliklerini ve toprak bütünlüğünü sağlamak için Hankenti ve civarına yönelik bir antiterör operasyonu gerçekleştirdiğini anımsattı. Zorlu, şöyle konuştu:
“Şunu vurgulamak gerekir ki burası da Karabağ’ın içerisinde yer alan ve Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünün bir parçasıdır. Gerek elde ettiği zafer ve gerekse varılan anlaşmalar doğrultusunda Azerbaycan’ın anayasal çerçevede burada düzeni sağlaması en tabi hakkıdır. Ayrıca söz konusu operasyon sivillere yönelik değil gayrimeşru silahlı yapılanmalara yöneliktir. Hal böyleyken Türkiye’den kendilerine hak savunucusu diyen bir grubun imza koyduğu karşı bildiri ise son derece tutarsız ve hakkaniyetten uzaktır.
Gelinen aşamada Dağlık Karabağ değil artık bütünleşik bir Karabağ toprağı söz konusudur ve Azerbaycan’ın sınırları içerisinde yer almaktadır. O metinde imza koyucuların kullandığı ‘Biz Türkiyeliler’ ifadesi de arka plandaki bulanıklığı gözler önüne sermektedir. Elbette barış ve huzurun sağlanması, sivillerin zarar görmemesi son derece önemlidir. Ancak bu metni hazırlayanlar işte bu operasyonun yapıldığı alanda bulunan ve 31 yıl önce vahşi bir katliamın yaşandığı Hocalı’yı neden hatırlamamaktadır?”
– “Değiştirilemeyecek maddelerle ilgili hiçbir tartışmanın içerisinde yer almayacağız”
Bir gazetecinin, “Meral Hanım, İstanbul Beşiktaş için Mustafa Sandal’ın adaylığını isteriz ama resmi bir teklif götürmedik’ demişti. Bir teklif yapıldı mı?” sorusu üzerine Zorlu, “Topluma mal olmuş sanatçılarımızın, siyaset kulvarında yürümesi hassas bir konudur ve bu tür konular tam olarak olgunlaşmadan, neticeye varmadan açıklamalar yapılmasını ben doğru bulmuyorum. Görüşmeler devam ediyor, netlik oluştuğunda sizlerle paylaşırız.” yanıtını verdi.
Zorlu, “İYİ Parti Eskişehir Milletvekili Nebi Hatipoğlu’nun çağrısını nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna yönelik de “Arkadaşımızın kendi bakış açısıdır, görüşüdür, bizim partimizin kurumsal görüşünü kesinlikle yansıtmamaktadır.” dedi.
Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce’nin İYİ Parti’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayı olacağı iddialarının sorulması üzerine Zorlu, şu yanıtı verdi:
“Sayın İnce cumhurbaşkanlığı adaylığında bulunmuş, halen de bir partinin genel başkanı. Dolayısıyla bu tür iddiaların netleştirilmeden ve gerçekliği tam olarak bilinmeden ortaya konulması, başta o partinin mensuplarına bir yönüyle saygısızlık ama biz kendisine çok saygı duyuyoruz. Şunun altını çizerek, bu konunun kapanmasını diliyorum, Sayın Genel Başkanımız ile Sayın İnce arasında bu konuda herhangi bir görüşme gerçekleşmemiştir, bu bilgi doğru değildir.”
Anayasa değişikliği teklifi olması durumunda İYİ Parti’nin nasıl bir tavır ortaya koyacağına ilişkin Zorlu, şunları kaydetti:
“Anayasa’nın sadece 58 maddesine dokunulmamış. Bizim de elbette anayasaya ilişkin görüşlerimiz var. Örneğin, Sayın Erdoğan son olarak bu çağrıyı yaparken ‘milletin çeşitliliği’ diye bir ifade kullandı. Ne demek bu ifade, bu hangi millet bir defa. Bize göre, anayasanın tümüne, ruhuna işlemesi gereken ‘Türk milleti’ ifadesidir. O milletten bahsediyoruz biz. Anayasa’nın değiştirilemeyecek 66. maddesi gibi kırmızı çizgilerimizi her defa ortaya koyuyoruz. Bugün gelinen aşamada, yeni anayasa tartışmalarının özellikle yerel seçimler öncesinde rekabette bir ölçüsüzlük yaratacağına, bir araç olarak kullanılacağı endişesiyle bizim görüşümüz nettir, bu tartışmalar tamamıyla yerel seçimler sonrasına bırakılmalıdır. Değiştirilemeyecek maddelerle ilgili hiçbir tartışmanın içerisinde yer almayacağımız gibi bu tartışmaların Türk milleti adına da net bir şekilde karşısında olacağız.”
Bir başka gazetecinin, “Suç örgütü lideri olmakla suçlanan Ayhan Bora Kaplan’a bir operasyon yapıldı, tutuklandı. Sonrasında eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun ismi çok dillendirildi. Bugün de MHP lideri Bahçeli’nin Süleyman Soylu’yu destekleyen bir açıklaması oldu. Nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusunu Zorlu şöyle yanıtladı:
“Açıklamayı fark etmedim, öncelikle açıklamayı bizzat okumak isterim. Bu tür konular gündeme gelirken çok titizlikle, hassasiyetle konuşmak lazım, devam eden bir soruşturma ve yeni atanan bir İçişleri Bakanı söz konusu. Böyle bir fotoğrafı, bir polemik çıkarılarak, ülkemizin güvenlik şemsiyesini bu kadar ilgilendiren bir konuda, meselenin buraya odaklanılması doğru değil. Önemli olan Türkiye’de hukukun üstünlüğü, soruşturmanın büyük bir selametle yürütülmesidir. Bunları biz de takip edeceğiz.”
İYİ Parti’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığına Ümit Özlale’yi aday göstermesine ilişkin de Zorlu, “Sayın Özlale gerçekten İzmir’e iyi gelecek.” dedi.